Selami Öztürk
Kadıköy CHP Belediye Başkan adayı ve belediye başkanı Selami Öztürk; "Parayı veren sensin. Sizin söz hakkınız olacak. Biz sadece uygulayıcı olacağız"... Yeni dönem belediyecilik anlayışının bu olduğunu belirten, Selami Öztürk, Başkan olduğu dönemden bu güne kadar; Kadıköy'e neler kazandırdığını ve verdiğini hizmetlerin neler olduğundan bahsetti.
Görevde bulunduğunuz
süre zarfında gerçekleştirdiğiniz projelerden
bahseder misiniz?
Size ilk sayabileceklerim şunlar; Süreyya Operası
yıllar sonra yeniden sanatseverlere kazandırıldı ve
AKM'nin tadilatıyla birlikte İstanbul'un tek opera
salonu oldu. Yönetim süresinde yeşil alanlar
katlanarak artırıldı, mevcutlar korundu. İçinde
konferans salonundan galerilere, sanat
kütüphanesinden resim heykel galerilerine, tiyatro
salonlarından sinemalara kadar birçok mekânı
barındıran Caddebostan Kültür Merkezi hizmete girdi.
Kozyatağı'nda yeni bir kültür merkezinin temelleri
atıldı. Sanatçı Barış Manço'nun Moda'daki evi 10
yıllığına kiralanarak restore edildi ve yakında
Barış Manço Evi olarak sevenleri ile buluşacak.
Çocuk Müzik Projesi ile kültür merkezlerinde
başlattığımız çocuklara müzik eğitimi projesine
katılan 500 çocuğumuzdan aldığımız cesaretle
Göztepe'de bir Çocuk Müzik Merkezi kurduk. Duvarları
notalarla dolu müzik merkezimizde onlarca uzman
müzisyen çocuklara ücretsiz müzik eğitimi veriyorlar
ve geleceğin müzisyenleri her ay konserler
veriyorlar.
İlk örneğini Koşuyolu'nda
gerçekleştirdiğimiz Mahalle Evi projesiyle mahalle
sakinleri kendi mahallesinde söz sahibi yapıldı.
Aile Danışma Merkezleri'yle sosyo-ekonomik yönden
zayıf olan kişilere yardım edildi. Engelliler,
"Engelsiz İş ve İstihdam" projesiyle hayata
kazandırıldık. Alo Engelli Taksi hizmete girdi.
Kadın Konuk Evi'yle, mağdur durumdaki kadınlara
kucak açıldı. Klasik çöp toplama sistemi tarih oldu.
E-atık projesiyle sağlıklı bir gelecek için atıklar
geri kazanılarak atık yönetimi merkezi kuruldu.
Mikroçip uygulamasıyla evcil hayvanlara mikroçip
takılması zorunlu oldu.
Kadıköy belediyesi teknolojiyi en iyi
kullanan belediye olma özelliğini aldığı birçok
ödülle pekiştirdi. Nikâh günlerini kontrol etmekten
tutun kaçırdıkları nikâhları canlı olarak izlemeye,
vergi borcunu yatırmaktan uydu fotoğrafları ile
kentsel bilgilere ulaşmaya kadar birçok işlem sadece
belediyemizin internet sayfasından sağlanıyor.
Sağlık alanında yapılanlara ise özellikle bahsetmek
isterim. Şu an mahallerde süren ücretsiz sağlık
taramaları devam ediyor. Biz sosyal güvencesi olan
ve olmayan bütün insanlarımıza ciddi poliklinik
hizmetleri verdik. Kadıköy'ün nüfusunun 700 bin
olduğunu düşündüğünüzde 150 bine yakın insana Sağlık
Polikliniğimizde hizmet verdiğimizi söylediğimde bu
rakamın ne kadar önemli olduğunu göreceksiniz. Bunun
yanı sıra 78 bin ilkokul çocuğuna sağlık taraması ve
diş tedavisi yaptık. Çocuk ağız ve diş sağlığı
polikliniğimizde onlarca doktor ve sağlık görevlisi
sadece Kadıköylü çocukların tedavisi ile ilgileniyor
ve takiplerini yapıyor. Bu dünyanın hiçbir yerinde
yok. Bir tek Kadıköy'de var.
Ben göreve gelmeden önce Kadıköy'de kişi
başına düşen yeşil alan miktarı 1 metrekareydi ve
bir sürü çevre örgütü yeşil korunsun diye yürüyüşler
yapardı. Ancak son 5 yıldır Kadıköy'de çevre
yürüyüşü yapılmıyor, çünkü Kadıköy'de artık yeşil
katledilmiyor. Kadıköy'de artık bir ağacın dalına
dokunulsa, kıyamet kopuyor. Toplum duyarlı, yönetim
duyarlı. Dolayısıyla Kadıköy, artık çevre
sorunlarını daha farklı bir şekilde aşmaya
çalışıyor. Biz çöplerimizi ayrıştırmaya da çok uzun
süre önce başladık. Önceleri çöplerdeki şişeleri,
plastik maddeleri ayırıyorduk, şimdi oradan pilleri
ayırdık. Arkasından atık yağları ayırmaya başladık.
Şimdi de elektronik atıklara döndük. İlk kez
İstanbul'da elektronik atıklar değerlendiriliyor,
toplanıyor. Bunların bakımı yapılacak durumda
olanları tamir ediliyor ve ihtiyaç sahiplerine
gönderiliyor. Diğerleri ise; ayrıştırılarak,
fabrikalara gönderiliyor.
Önümüzdeki seçimlerde tekrar seçilirseniz
Kadıköy'de hangi hizmetlerde bulunacaksınız?
Bizim en önemli işimiz; Kadıköy'de
halkın katılımını devam ettirmek olacak. Çünkü
demokrasi adına da önümüzdeki en büyük sınav. Onun
için "Artık Butik Belediye kupon hizmeti vereceğiz"
diyoruz. Şimdi soruyorum; siz terziye gittiğiniz
zaman "Bana bir elbise dik, ama kumaşına, paçasının,
kolunun uzun mu kısa mı olacağına sen karar ver" der
misiniz? Peki, belediye sizin sokağınıza hizmet
verirken neden size sormasın, size danışmasın, siz
karar vermeyin? Belediye, bir terzi. O zaman işte
butik hizmetimiz var. "Size özel hizmet vereceğiz"
diyeceğiz. Sokağınızı yapmaya geldiğimizde diyeceğiz
ki; "Arkadaş, gelin konuşalım ne istiyorsunuz
sokağınıza, hangi ağacı istiyorsun? Parayı veren
sensin. Sizin söz hakkınız olacak. Biz sadece
uygulayıcı olacağız"... Yeni dönem belediyecilik
anlayışımız bu. Nerede ne yapılacaksa, orada
yaşayanlar karar verecekler. Neyin yapılacağına da
onlar karar verecekler. Bizim temel hedefimiz; her
mahallenin bir kültür merkezi ve sağlık eğitim
merkezi olması. Buralar, ana rahmine düşen çocuktan
90'lı yaşlarını aşmış yaşlısına kadar herkese
sağlık, eğitim, sanat, kültür alanında hizmet
verecek yapıda olmalı. Çocuklara yönelik
faaliyetlerimizi zaten sürdürüyoruz. Dünyanın hiçbir
yerinde olmayan ilkokul çocuklarının diş sağlığını,
tedavisini, dâhiliye ve sağlık taramalarını
yapıyoruz ciddi bir şekilde. Yüzlerce çocuğa piyano,
gitar, keman, saz eğitimleri veriyoruz. Çocuklara
hem sağlık hem de eğitime yönelik hizmetlerimiz var.
Şimdi bunu aynı şekilde yaşlılar için de yapacağız.
Yaşlılar evde korunacak, evde bakılacak,
onların sosyal hayatları olacak. Bu şekilde toplumun
bütün yaş kesimlerini kucaklayan kültür
merkezlerimiz ve sağlık merkezlerimiz olacak. Zaten
şu an da 6 kültür merkezimiz var. Biz bunun sayısını
her geçen yıl katlamaya çalışıyoruz. Yani Kadıköy
yeni dönemde belediyecilik hizmetlerimizi bir adım
daha yukarı çıkarıp, daha çağdaş, daha güzel bir
Kadıköy oluşturacağız. Yeni dönemde daha çok yeşil
ve temiz çevre, daha fazla teknoloji ve kolay bir
hayat ile daha fazla kültür-sanat ile dolu bir
Kadıköy olacak.
Belediyenin bütçesi
yapılan harcamalar için ne derece yeterli kendi
imkânlarınızla ürettiğiniz ve hizmete sunduğunuz
maddi kaynak var mı?
Açıkçası Kadıköy maddi olarak zengin bir
semt ama şu da bir gerçek ki insanlar ne kadar çok
vergi veriyorlarsa o kadar da kaliteli hizmet almak
istiyorlar. Tabii bu onların en doğal hakkı.
Kullandığınız malzeme en kalitelisinden olmalı,
yaptığınız işlerde en özenli katkıyı sunmalısınız.
Şimdi böyle bir denge olunca belediyenin gelir
giderinde sabit bir denge oluşuyor. Ama son dönemde
yerel yönetim olarak bazı sorunlar yaşıyoruz.
Kadıköy Belediyesi diğer muhalefet belediyeleri gibi
iktidar partisinden olmamanın vebalini ödüyor. Biz
sırf bu yüzden bir kaynağımız kısılıyor, hareket
alanımız kısıtlanıyor, birçok proje uygulanmıyor
yâda hayati dahi olsa birçok proje bizden habersiz
yapılmaya çalışıyor. Gereksiz soruşturmalarla
belediyenin eli kolu bağlanmaya çalışılıyor. Şu ana
kadar hiçbir soruşturmada en ufak bir pürüz
bulunmamasına rağmen bir müfettiş gitmeden diğeri
geliyor. Çözülmesi gereken acil sorunlar olduğunda
hükümet aynı takibi desteği bize göstermiyor. Bu
durumun yarattığı kentsel sorunlar yanında ekonomik
sorunlar var tabi. Ama biz ekstra herhangi bir
uygulama yapmadan sadece Kadıköylülerin anlayışı ve
desteği ile bu sorunların hepsinin üstesinden
gelmeyi bildik. Tabi ki Büyükşehir Belediyesi ile
de benzer bir durumda iş yapmaya çalışıyoruz. Emin
olun sadece iktidar partisinden olmamızla değişecek
birçok şey var bundan eminim, Kadıköylülerde emin.
Ama tüm yapılanların ve yapılmayanların farkındalar
Kadıköylüler, her şeye rağmen doğrudan yana karar
veriyor bunu açıkça vurgulamalıyım. Biz Büyükşehir
Belediyesi'nden alacaklıyız. Çünkü diğer ilçelere
yaptıkları yüzme havuzu gibi yatırımları Kadıköy'e
yapmadılar. Ama yinede problem değil, biz kendi
kaynaklarımızla kendi projelerimizle bugün
Kadıköylüleri ayrıcalıklı bir kentte yaşatıyoruz.
Örneğin bir Sürreyya Operası'nı kendi
kaynaklarımızla Kadıköy'e kazandırdık. Türkiye de
sadece bizim başlattığımız 78 bin çocuğa ücretsiz
diş tedavisi veren Çocuk Ağız Sağlığı
Polikliniğimizi tamamen biz karşılıyoruz.
Zorlanıyoruz ama problem değil. Bunlar çok önemli
hizmetler. Biz projelerimizi üretirken, bunun
kaynağını Hükümetten ya da Büyükşehir den bulacağız
diye düşünmüyoruz. Kendimiz buluyoruz.
AKP'nin Kadıköy ü alma konusunda aşırı arzusuna ve Kadıköy'e öngördüğü adaya karşı görüşleriniz nelerdir?
AKP, Sinan Genim'i aday gösterdi. Kendisini tanımıyorum. O nedenle hakkında bir şey söylemem doğru olmaz. AKP, Kadıköy'de demokrasiden ve özgürlüklere olan hassas tutumun farkında. Daha öncede birçok başbakan Kadıköy'ü almak istiyordu ama hiç birine nasip olmadı şimdi Sayın Başbakan bu talepte ama Kadıköylüler değerlerinden kolay kolay ödün vermezler. Neyin olabileceğini neyin olmayacağını açık ve net olarak bilirler bu benimle ilgili bir mevzu değil Kadıköy'ün ruhu dokusu böyle. Çağdaş değerlerden ve demokrasiden taviz vermezler. Yaptıklarımız ve yapacaklarımız ortada. Diğer adaylar beni ilgilendirmiyor. Biz işimize bakacağız.
Kadıköy halkının sizi tekrar seçmesi için yaptığınız çalışmalar yeterlimi?
Kadıköy bir yaşam
bölgesi. Biz bu yaşam bölgesine çok uygun hareket
ediyoruz. Bir de Kadıköy'ün bir özelliği de
Kadıköy'de ne yapıldıysa Kadıköylülerin katkısı var.
Yani her projemizin altında Kadıköylülerin imzası
var. Bu nedenle biz halkın daha fazla katılımını
sağlayan bir belediye haline geldik. Hem Odalarla,
hem sivil toplum örgütleriyle, hem muhtarlarla vs...
çok ciddi diyaloglar kuran ve bu alanda örnek ve yol
açan bir belediye haline geldik. Bizim bütün
projelerimize baktığınızda örneğin Süreyya Operası,
Türkiye'nin incisi. Opera, ilçe belediyesi olarak
sadece bizde var. Bir de Kadıköy'ün hizmetleriyle,
hizmet anlayışıyla, düşünceyle çok farklılaştığını
göreceksiniz. Tabi Kadıköylüler de bunun çok
farkındalar. O nedenle bize "devam" diyorlar. Bu
perspektiften baktığınızda elbette yaptıklarımız
yarın daha iyilerini yapacağımız anlamına geliyor.
Ama bu "biz"in içinde elbette tüm Kadıköylüler var.
2010 kültür başkenti olma konusunda yaptınız
destek ve çalışmalar nelerdir?
Bu konuda yapılan çalışmaların başında gerçekleştirdiğimiz iki önemli merkez geliyor. Bunlardan ilki Bahariye Caddesi üzerinde yer alan Süreyya Operasının restore edilmesidir. Şöyle söyleyelim İstanbul 2010 Kültür Başkenti olamaya aday ama şu ana olan tek opera salonu bizim çabamızla oluşturulan bir mekân. Devlet Opera ve Balesi sadece Kadıköy Belediyesi Süreyya Operasında gösterim yapma olanağı bulunuyor. Bu durum acı bir gerçek olarak duruyor. Diğer merkez ise Bağdat Caddesi üzerinde yer alan ve içinde birçok sinema, konferans salonları, sergi salonu galerileri barındıran Caddebostan Kültür Merkezidir. Tabi bu iki mekânın dışında yer alan kültür merkezlerinde yer alan salonlarda bu etkinliklere ev sahipliği yapamaya hazırlanıyor. Ayrıca Kadıköy'de oluşturmaya çalıştığımız müze arşiv ve kültür evleri ile de sadece 2010 a değil geleceğe yatırım olarak tasarlanan projeler mevcut.